Startup Nedir? Startup Nasıl Kurulur

Startup
Özge Tüblek
9/5/2023
Paylaş
Startup Nedir? Startup Nasıl Kurulur

İnternet ansiklopedisi Wikipedia’ya göre startup, “ölçeklenebilir bir iş modeli aramak, geliştirmek ve doğrulamak için bir girişimci tarafından üstlenilen bir şirket veya proje.” Oxford sözlüğüne göre ise: “newly established company”. Yani “yeni kurulmuş şirket”.

Peki her yeni kurulmuş şirket startup mı? Bir yanıyla evet, yeni kurulmuş her şirket teorik olarak startup ancak bunlara belki “yeni nesil yeni şirketler” demek daha doğru olur. Bir giyim mağazası açtığınızda yeni bir şirket kurarsınız ancak bu bugün anladığımız anlamda bir startup olmayabilir.

Türkiye’de startup veya “yeni girişim” deniyor olsa da biz yazımızda Startup demeye devam edeceğiz, çünkü, kar amacı ile kurulan her girişim bir startupın sahip olduğu özelliklere sahip olmayabilir. Her girişim bir startup gibi yeni bir fikir, bir inovasyon veya yaklaşım taşımak zorunda değil. Gelin birlikte startup dünyasının nasıl bir yer olduğuna bakalım.

Startupları yeni kurulan herhangi bir şirketten ayıran nedir?

  • Klasik bir girişim, önceden denenmiş ve başarılı olduğu görülmüş alanlarda öngörülebilir düzeylerde kar elde ederken, startuplar daha öngörülemez, daha yenilikçi bir iş modeline sahiptir. 
  • Bir startup, belirli bir soruna yönelik yenilikçi çözümler üretir. Bu çözümleri iyi bir iş modeli ile müşterileriyle buluşturarak hızla gelişirler ve genelde inorganik yani beklenenden hızlı büyüme gösterirler. 
  • Startuplar, hızlı bir şekilde geniş kitlelere hitap etmeyi hedeflerler. 
  • Bu şirketlerin genellikle başlangıçtaki maliyetleri oldukça yüksek, buna karşın gelirleri sınırlıdır. Bu nedenle yatırımcı ve risk sermayedarları (Venture Capital-VC) gibi çeşitli kaynaklardan sermaye ararlar. Büyüme hedeflerinin olması, ölçeklenebilir olma özellikleri sebebiyle, startuplar genellikle yatırım alma yoluyla finansman sağlamaya çok uygundurlar. 
  • Kurucuları genellikle kitlelerin ihtiyaçlarını karşılayabilecek ve problemlerinin şimdiye kadar yapılmamış yöntemlerle çözülmesini sağlayabilecek vizyona sahiptirler. Uyumlu, yetkin ve yaratıcı ekipleri vardır.
  • Bir startup’ın bir teknoloji şirketi olması zorunlu olmasa da önemli bir kısmı teknoloji şirketlerinden oluşuyor. Örneğin bu yazıyı size ulaştıran bizler Nuvio olarak, KOBİ’lerin karşılanmayan ama önemli bir ihtiyacını çözen bir fintech startup’ıyız 🫠

Startuplar Neden Önemli?

Ülkelerin büyümesinden, yabancı yatırımcıya ve teknoloji gelişiminin hızlanmasına kadar bir çok alanda kritik role sahip startup’ların önemini 5 başlıkla sıralayabiliriz;

  • Ekonomik büyümede önemli rol oynarlar ve küresel ekonomiyi desteklerler. Günümüz startuplarına baktığımızda, hem Türkiye’de hem globalde, özellikle inovasyon ve teknolojiye dayalı çözümleriyle ve aldıkları global yatırımlarla startupların büyüme hızının, ekonomik büyümeyi desteklemekte kritik rol oynayacak nitelikte olduklarını görüyoruz. Bu şirketlerin yaratıcılığı beslemesi, dinamizme katkısı, yeni iş alanları oluşturması, istihdam yaratması, yeni rekabet dinamikleri oluşturması, topluma yeni bir bakış açısı kazandırmaları, mali değerlerinin yanında bütün toplumu ve küresel ekonominin dönüşümünü etkiliyor.
  • Teknolojiyi geliştirir, yeni endüstrileri büyütürler. Startupların doğası gereği var olanı radikal bir şekilde dönüştürme ya da tamamen yeni bir çözüm önerme yeteneklerinin gelişmiş olması tüm dünyadaki teknolojik gelişimi oldukça hızlandırıyor.
  • Vizyonu geliştirirler, topluma yeni bir bakış açısı kazandırırlar. Teknolojik anlamda yenilikler getirirken aynı zamanda da iş fikirleri, iş planları, yönetim ve liderlik şekilleri gibi bir çok alanda yaratıcı ve cesur çözümler üretirler. Bu yaratıcılık birilerinin daha yeni fikirler geliştirmesine katkı sunar ve itici bir güç oluşturur. Buralardan yeni endüstriler, yeni iş alanları, yeni bir dünya doğar. 
  • Yeni startupların doğmasını da teşvik ederler. Startupların büyümeye katkıları, günün sonunda yine kendi ekosistemlerine yeni fırsatlar olarak döner. Büyüme sayesinde hem yatırım ağları gelişir, hem yeni startuplar doğar. Böylece startup ekosistemi kendi kendini de büyütmüş olur.
  • Kurumların gelişmesinde rol oynarlar. Startuplarla yapılacak işbirlikleri kurumlara yepyeni kapılar açar. Bu ilişki elbette çift taraflıdır. Kurumların kendi içlerinde oluşmuş kültürleri, müşterileri, güçleri vardır. Startuplarda ise bir kuruma bağımlı olmayan teknoloji tutkunları, enerjik ve çevik bir yapı, özgür ve yaratıcı çözümler bulunur. Bu iki yapı birbirini desteklediğinde, ortaya hem her iki taraf için, hem problemi çözülen son kullanıcılar için faydalı sonuçlar çıkar.

9 Adımda Nasıl Startup Kurulur?

Startupların öneminden bahsettikten sonra şimdi bir startup nasıl kurulur konusuna geldik. Bir startup kurmanın ilk ve en önemli adımı, yenilikçi bir iş fikridir ancak iş fikri genellikle ilk adımdır. Çok iyi bir iş fikriniz olabilir, ancak bu fikri bir ürün veya hizmete dönüştürüp kitlelere yayamazsanız startup kurulamadan tozlu raflarda yerini alacaktır. Tabii bunun tersi de mümkündür. İyi olmayan bir iş fikrine emek vermek de kimseyi başarıya götürmez. Sizler için bir Startup kurmanın en temel 8 adımını sıraladık. İnanıyoruz ki bu adımlar atlanmadan ilerlendiğinde süreç bir sonraki aşama olan büyüme için kendiliğinden gelişiyor.

1- Çözülecek Bir Probleme Odaklanın

Bir Startup’ın varlık sebebi, daha önce etkin şekilde çözülememiş bir sorunu çözmesidir. Öncelikle sorunun iyi şekilde analiz edilmesi, ardındanda çözüm önerisinin hazırlanması gerekir. 5N1K’yı daha önce duymuşsunuzdur. Bu bir sorgulama tekniğidir. Bu teknikten esinlenerek kendinize şunları sorabilirsiniz:

❓Ne: Hangi sorunu çözüyorum? Çözdüğüm sorun tam olarak nedir?

❓Nasıl: Bu sorun nasıl oluşmuş? Kaynağı nedir? Ben bunu nasıl çözeceğim?

❓Nerede: Sorun nerede oluşuyor? Benim çözümüm nerede başlayacak ve bitecek?

❓Neden: Bu sorun neden var ve bunun çözümlesi neden önemli? Bu sorunu çözdüğümde kime ne faydam olacak? 

❓Ne zaman: Sorun ne zaman oluşmuş? Benim çözümüm ne zaman etkili olacak?

❓Kim: Bu çözüm en çok kimlerin hoşuna gider? Hedef kitlem kimler?

Bu soruların her biri sizi sonraki adımlara taşır. Sorularınızın yanıtlarına şimdilik hep şüpheyle bakmanız, tahminlerinizin doğru olmama ihtimali varsa bunu tespit etmeye odaklanmanız, hep gerçeği bulmaya odaklanıyor olmanız sizi ileri taşıyacaktır. Örneğin çözümünüzü en çok kimlerin seveceğini tahmin ederken bir persona belirlediniz diyelim. Sizin hiç tahmin etmediğiniz bir grup insanın sizin çözümünüze daha çok ihtiyacı olabilir. Çözümünüzü kendi tahminlediğiniz kişilere satmaya çalışırken harcayacağınız boşa efor yerine, doğru kitleye çözümlerinizi farklı bir kanaldan ulaştırdığınızda çok kısa sürede hedeflerinize ulaşabilirsiniz. Bir miktar şüphecilikten kaçmamak bu fırsatları değerlendirmek için faydalı olabilir.

2- Çözüm Üretin ve Bu Çözümü Doğrulayın

Analizinizi yaptınız, problemi doğruladınız. Bu problem için olası bir veya birkaç çözüm üretin. Bu çözümler kağıt üzerinde, bir çizim defterinde ya da basit bir prototip modelde olabilir. Önemli olan ilk başta küçük başlamak ve problemi çözen hipotezler geliştirmek. Hemen ardından hiç vakit kaybetmeden geliştirdiğiniz hipotezleri hedef kitlenizle test etmelisiniz. Belirli bir sorunu gerçekten çözüyor olabilirsiniz, ancak insanlar bu çözüm için para vermeye hazırlar mı? Yoksa “bırak dağınık kalsın.” dedikleri bir alanda mı çözüm için emek harcamak üzeresiniz? 

Test aşaması doğum sancısı gibidir. En ince ayrıntısa kadar düşündüğünüz bir çok alanın aslında gerçekte o kadar da büyük ihtiyaç olmadığını, ancak asıl ihtiyacın çok da önem vermediğiniz başka bir kısımda olduğunu farketme şansı verir size. Çözümü test etmenin birçok yolu var. İlk adımda potansiyel müşterilerinizle görüşmeler yapmak en düşük maliyetli yöntemdir. Bu konuda daha ayrıntılı bir yazı hazırlıyoruz ancak şimdilik en azından şunun altını çizelim: Bu görüşmelerde yönlendirici olmamanız, istediğiniz cevapları almaya çalışmamanız, tarafsızca anlamaya çalışmaya odaklanmanız önemli.

3- Rakip Analizi Yapın

Bir startup olmaya karar verdiğinizde büyük bir ihtimalle aklınızdaki çözümün ilk kez sizin aklınıza geldiğini düşünüyor olabilirsiniz. Ancak aynı ya da benzer çözümler zaten piyasada denenmiş veya deneniyor olabilir. Öncelikle araştırmanızı iyi yapmalısınız. Yalnızca doğrudan değil dolaylı rakiplerinizi de araştırın ve hiç bir rakibinizi küçümsemeyin! Sizin çok daha iyi bir fikriniz olabilir ancak rakiplerinizin de aklına sizin çözümünüz geldiği halde maliyet ya da talep nedeniyle bazı şeyleri daha farklı şekilde yapmak istemiş de olabilirler. 

Rakip analizi yapmanın da bir çok yolu var. Temel olarak rakiplerinizin güçlü / zayıf yanlarını sizinle karşılaştıracak SWOT analizi ile ya da pazarın durumunu analiz edebileceğiniz PESTEL analizi ile başlayabilirsiniz. Bu analizler süresince rakiplerinizin ürünlerini birebir deneyimleyin, kendinizi müşterilerinin yerine koyun. Ve tabii rakiplerinizin müşterileri ile yapacağınız görüşmeler, onların kullanıcıları gözünden güçlü ve zayıf yönlerini anlamanız için etkin yollardan biridir.

4- Pazar Araştırması Yapın

Çözümünüzü kaç kişinin kullanacağını ve satın alacağını düşünüyorsunuz? Bu sorunun cevabını bulmak için bulunduğunuz pazara dair bazı rakamları bilmeniz, pazarı yakından tanımanız gerek. Sizinkine benzer çözümleri dünyada kaç kişi satın almış ve rakiplerinizin yıllık satış rakamları ne kadar? En çok hangi lokasyonlarda kullanılıyor? Hangi lokasyonlarda ne kadarlık bir satış hacmine ulaşıyor? Rakiplerinizin ürününü kullanan kişilerin sizin ürününüze geçmesi için bir maliyetleri olacak mı, olacaksa buna değecek mi? Rakiplerin sizin çözümünüze geçme oranını verilerle tahminlemeye çalışmanız yerinde olur. Hedef kitlenizin tümünün sizin çözümünüzü kullanma olasılığı maalesef çok düşük. Bu sebeple burada dikkatli ve gerçekçi olmaya özen göstermelisiniz. 

5- İş Planı Oluşturun

Çözüm doğrulandı, pazar büyüklüğü ve hedefler çıktı. Şimdi bu hedefleri yerine getirebilmek için nasıl bir iş planı yapacağınızı netleştirme vakti. Peki nedir bu iş planı? Aslında temel anlamda 

ürettiğiniz çözümü nasıl piyasaya hangi kanallarla sunacağınız, hangi değer önerilerine vurgu yapacağınız nasıl bir bütçenizin ve para kazanma yönteminizin olduğu özet döküman olarak bakabilirsiniz. Birçok başlığı derinlemesine düşünmeniz ve yazıya dökmeniz, şimdiye kadar henüz üzerinde durmadığınız bazı konuları da mercek altına almanızı ve beyin fırtınaları yapmanızı, sağlayacaktır. Aslında sonunda ortaya çıkacak olan dokümandan daha kıymetlisi iş planınızı hazırlama sürecinizdir çünkü bu plan sizin yol haritanız olacak. Tabii rüzgarı yönü değişebilir, koşullar değişebilir, bir iş planının sürekli yeniden ele alınması, gerektiğinde değişikliklere açık olması gerektiğini unutmayalım. İş planı yaparken en yalın hali ile size sunacağımız öneri Alex Osterwalder tarafından yaratılmış olan İş Modeli Kanvasından olacaktır. Buraya tıklayarak indirebilirsiniz.

6- Şirket Kuruluşu

Artık hazırlıklarınız tamam. Bu adıma kadar geldiyseniz, şirket kurmanın vakti de gelmiş demektir. Artık yatırım arayışları, ekip oluşturma, küçük denemelerle piyasada var olma benzeri adımlara geliyoruz, artık bir startup fikrinin ötesine geçiyoruz. Bu aşamada artık bir tüzel kişilik olma ihtiyacınız muhtemelen başlayacaktır. Bu, aynı zamanda gerçek anlamda sorumluluk altına gireceğiniz ilk adım olacak. Şirket türünüze karar vermeli, şirket sahibi olmanın getireceği aylık maliyetleri hesaplarınıza katmalısınız. Hangi şirket türünü seçmeliyim? Konusunu Nuvio Akademi’de yazmıştık. Dilerseniz buradan okuyabilirsiniz. 

7- Ekip İnşa Edin

Doğru bir ekip her şirket için çok kıymetli, ancak startuplar için biraz daha kritik bir öneme sahip. Tamamen kişilerin emekleri ve vizyonları üzerine kurulan ve genelde ilk başta çok düşük bütçelerle başlanan startuplar doğal olarak ekiplerin yetenekleri kadar başarılı olabileceklerdir. Ekibinizde ürünü geliştiren kişiler olduğu kadar, yol haritasını, stratejileri ve satış ve pazarlama planını yapan yeteneklere de ihtiyacınız olacaktır.

İlk zorluk aslında burada başlıyor. Henüz satış yokken ve ürün fikrini ortaya attığımızda tüm bu yeteneklere sahip kurucu ortaklar olmadığında nasıl ilerleyeceğiz? Bu gibi durumlarda pre-seed ya da melek yatırım arayarak şirkete nakit girişi imkanlarını zorlayabilir, ya da şirketinize belli bir yüzde ile ortak olarak sizinle birlikte şirketinizde emek sarf edecek bir co-founder bulabilirsiniz. Partnerlik, ortaklık, çözüm ortaklığı, proje bazlı çalışmalar, ihtiyacınız olan hizmetleri size verecek diğer startup veya şirketler gibi çözümleri de değerlendirmek farklı bir yol bulmanızı sağlayabilir.

İster istihdam yoluyla ekibinizi kuruyor olun, isterseniz başka bir yolla.. Sizin için çalışan ekibin en büyük itici gücü tutkusu olacaktır. Bu da ancak sizin geliştirdiğiniz ürüne olan inancınız ve tutkunuzla beslenebilir. Ekibinize davranış biçiminiz bir karakter yansıtır. Bu karakter zamanla şirketin kültürü haline gelebilir. Ve unutmayın, kültür ne ise ekibiniz o yönde büyüyecek, kültürünüz daha da yaygınlaşacak ve müşterileriniz de bu kültürü beğenirlerse sizinle yola devam edeceklerdir.

8- MVP Geliştirin

Erken aşama bir startup iseniz bir ürünü tüm özellikleriyle baştan sona geliştirecek kaynağınız muhtemelen yoktur. Ama daha önemlisi, böyle bir kaynağınız olsa bile, potansiyel müşteri geri bildirimleri olmadan yaratılmış bir ürünün muhtemelen büyük bir kısmı pazara çıktığında müşterilerin kullanım talepleriyle değiştirilecek ve test edilmeden üretilmiş kısmı kaynak israfına dönüşecektir. Bu yüzden aklınızdaki ürünü, ilk başta “olmazsa olmaz” en temel birkaç özelliğini belirleyerek basit bir deneme versiyonu olarak geliştirmelisiniz. MVP, Minimum Viable Product yani Türkçe’ye çevirecek olursak Minimum Uygulanabilir Ürün aslında bu ilk basit versiyona verilen addır.

MVP ürün geliştirmenin tek bir yolu yok. Üründe planladığınız 100 özellikten 5’ini içeren çalışan bir ürün yapabildiğiniz gibi, ürününüzü doğrulayan bir prototiple de MVP hazırlayabilirsiniz. Burada kritik konumuz son kullanıcınızın bu ürünü kullanarak test edebilmesi ve size geri bildirim sağlayabilmesidir.

Diyelim çok iyi bir fikriniz var, bu adıma kadar saydığımız her adımdan alnınızın akıyla çıktınız, ürününüzün teknolojisi ile ilgili yetkinliğiniz yok. Kendi yazılımınızı yapmadan, hazır yazılımlarla ürün fikrinizin bir benzerini oluşturup ürününüzü bununla test edebilirsiniz! Unutmayın, bu da bir MVP’dir. Bunun için geliştirilmiş no-code ürün geliştirme araçlarını kullanabilirsiniz. Bunun için Nuvio Akademi’de çok yakında bir yazı daha yayınlayacağız!

Burada Reid Hoffman’dan bir alıntı yapacağız:

“Ürününüzün ilk versiyonundan utanmıyorsanız, çok geç yayına aldınız demektir.”

Mükemmeliyetçi olmayın! Hızla görücüye çıkın, öğrendiklerinizle yolunuza devam edin. Bu bir yolculuk bir an önce yola çıkmak lazım!

9- Metriklerinizi Takip Edin

Tüm aşamları atlattık, artık bir ürünümüz, ürünümüzü kullanan müşterilerimiz var. Ama iş burada bitmedi. Ürünümüzü kullananlar hangi özellikleri en çok kullanıyor, satın alma davranışları zamanla nasıl değişiyor, müşteri edinme maliyetimiz nedir, şirketimiz nakit akışı düzgün ilerliyor mu ve finansal sağlığımız ne durumda? Bu sorular gibi bir çok soruyu startup’tan scale up’a giden süreç boyunca dinamik olarak her an takipte kalmalısınız ve gerektiğinde bu verilere göre stratejilerde değişiklikler yapmalısınız.

Biz bu metrikleri ürün metrikleri ve finansal metrikler olarak ikiye böleceğiz.

📊 Ürün Metrikleri:

Bir startup, müşteri kazanım maliyeti (CAC-Customer Acquisation Cost), müşteri koruma oranı (Customer Retantion Rate), kaybedilen müşteri oranı (Churn Rate), müşteri yaşam süresi değeri (LTV-Life Time Value), LTV/CAC Oranı, aylık aktif kullanıcılar (MAU-Monthly Active Users), gibi metrikleri takip etmelidir. Bu metrikler sayesinde müşterilerinizin ürün memnuniyetini, maliyetlerinizi ve her bir ürünün uzun süreli karlılık değerlerini takip altında tutabilirsiniz.

📊 Finansal Metrikler:

Finansal tarafta ise; yatırım giderleri (CapEx), operasyonel giderler (OpEx), aylık yakılan para yani aylık gelir gider akışınız (Monthly Burn), dayanma süreniz (Runway), kar marjı (Profit Margin), dönüşüm oranı(Conversion Rate), aylık tekrar eden gelir (MRR-Monthly Recurring Revenue) gibi gelirlerin ve giderlerin nakit akışınız üzerindeki etkisini gösterecek metrikleri takip etmeniz gerekir.

Takip edilmesi gereken veri miktarı arttıkça bu verileri manuel yöntemlerle takip etmek de o derece zorlaşacaktır. Sağlıklı bir takip için sayfalarca excellerin içinde kaybolmak bazı karışıklıklara yol açabiliyor. Bunun yerine tüm şirket finansal metriklerinizi Nuvio ile takip edebilirsiniz ve karlılık, nakit akışı, ortalama tahsilat süresi, banka hesap hareketleri gibi ihtiyacınız olan tüm finansal verilere hiçbir hesaplama yapmadan anında ulaşabilirsiniz.

Özge Tüblek
9/5/2023
Paylaş

Nuvio bültene abone ol ve kritik finansal bilgileri kaçırma.

Email listemize kaydolduğunuz için teşekkürler!
Oops! Bir yerlerde bir yanlışlık var?